Çocuk ve Ergenlerle İletişim

Aile içinde gerek eşimizle gerekse çocuklarımızla kuracağımız sağlıklı, doyurucu ilişkilerin temeli iletişimdir.

İletişim konusunda ne kadar bilinçli ve becerikli olursak, çocuklarımızla o kadar iyi ilişki kurarız.

Bu ilişkiler hem bizi hem de çocuklarımızı mutlu eder.

Çocuklarımızla kaliteli iletişim kurabilmemiz için;

Çocuklarımızı doğru bir şekilde dinlemeliyiz.

Çocuklarımızla empati kurmalıyız.

Çocuklarımıza saygı duymalıyız,

Çocuklarımızla konuşurken ben dili kullanmalıyız.

Çocuklarımıza karşı içten ve dürüst olmalıyız.

Çocuklarımızla iletişimde gerektiğinde kendimizi açmalıyız.

TEMEL İLETİŞİM BECERİLERİ

Dinlemek

İyi ve etkili bir iletişimin temeli dinlemektir.

Dinlemeden karşımızdaki kişileri anlayamayız.

Çoğunlukla kendi söylemek istediklerimize öncelik veririz ve karşımızdakinin ne demek istediğini anlayamayız.

Başarılı bir iletişim için kendimizi ifade etmek kadar karşımızdakini dinlemek ve anlamak da önemlidir.

Empati Kurmak

Çocuklarımızda iletişimimizde;

Kendi bakış açımızı bir kenara koyarak olaylara onların gözüyle bakabilmeliyiz.

Onlarla empati kurabilmek için onları can kulağı ile dinlemeliyiz.

Onların duygularını ve düşüncelerini anladığımızı hissettirmeliyiz.

Onlarla empati kurdukça, ilişkilerimizin kalitesi artacaktır.

Saygı Göstermek

Saygı, bir insan olarak başkalarının farklılıklarını kabul etmektir.

Herhangi bir konuda karşımızdaki insan gibi düşünmeyebiliriz, olaylara onun baktığı gibi bakmayabiliriz. Ama onun da böyle düşünme, hissetme ve davranma hakkı olduğunu kabul etmek zorundayız.

Onların kendilerine özgü bir birey olduklarını, bizimle aynı duygu ve düşünceleri paylaşmayabileceklerini bilmemiz gerekmektedir.

Ben Dili Kullanmak

Ben dili, karşımızdaki kişi ile iletişimimizde onu suçlamadan, eleştirmeden, yargılamadan sadece kendi duygu ve düşüncelerimizi ifade etmektir.

Sen dili ise; kendi duygu ve düşüncelerimizi ifade ederken karşımızdaki insanı eleştiren, suçlayan, yargılayan dildir.

İçten ve Dürüst Davranmak

Kişiler arası ilişkilerde içtenlik ve dürüstlük, ilişkinin güven düzeyini ve kalitesini belirleyen önemli etkenlerdendir.

İçtenlik, samimiyet, sıcaklık, karşılıklı ilgi bireylerin ilişkiden sağladığı doyumu etkiler.

Kendini Açma

Kendini açma, bireyin kendi duygu, düşünce ve yaşantılarını karşısındaki kişi ile paylaşmasıdır.

Kendimizi açmamız, karşımızdaki kişinin kalitesi ve düzeyine bağlıdır.

Her konuda herkese her şeyi açamayız.

Çocuklarımız geçmişimizle ilgili soru sorduklarında, uygun bir dille anlatmalıyız.

Onlara uygun bir dille kendimizi açtığımızda samimiyetimiz,  güven duygularını geliştirmelerine yardımcı olur.

Çocuklarımızı Dinlerken Yaptığımız Hatalar;

Öğüt vermek, çözüm getirmek, yönlendirmek: “Şöyle yap, böyle yap.” “Bu şekilde hareket etmelisin.” “Planlı çalışırsan, eğlenmeye de vaktin kalır.”

Yargılamak, eleştirmek, ad takmak: “Sen zaten hep kolaycısın.” “Bebek gibi davranıyorsun.” “Çok mızmızsın.” “Hep şikayet ediyorsun.”

Sorgulamak, araştırmak, incelemek: “Neden böyle oldu?” “Sen ona ne yaptın?” “O sana ne dedi?” “Hanginiz önce söyledi?”

Teşhis etmek, tanı koymak, tahlil etmek: “Ben senin aslında neden öyle yaptığını biliyorum.” “Aslında senin derdin başka.” “Sen yarın okula gitmiyorsun anlaşılan.”

Asıl konudan uzaklaşmak ve teselli etmek

Kendine odaklanma: “Sorma yavrum benim akşama kadar canım çıktı.” “Nelerle uğraştığımı söylesem aklın almaz.”

Şaka yapma, alay etme: Karşımızdaki kişiye şaka yapar, onunla alay edersek bu durumda karşımızdaki kişi dikkate alınmadığını, hafife alındığını, küçük düşürüldüğünü hisseder.  “Yürümek zor geliyorsa sen de koştur çocuğum.”

Özellikle ergenlik döneminde çocuklarımız bizim çok konuşmamızdan pek hoşlanmazlar. Bu nedenle onlarla iletişim kurarken «on dinleyip bir söylemeliyiz.»

Onların da kendilerine özgü duygu, düşünce ve davranışları olacağını,

Bizim istediğimiz gibi bir insan olmak zorunda olmadıklarını,

Kendileri gibi olma hakları bulunduğunu kabul etmeli ve bunu onlara da hissettirmeliyiz.

Öfke Kontrolü

Öfke, bireyin istek, ihtiyaç ve planlarının engellenmesi ve karşılaştığı farklı durumların haksızlık, adaletsizlik ve kendine yönelik bir tehdit olarak algılanması sonucunda kendini savunmak ve karşısındakini uyarmak amacıyla ortaya koyduğu temel bir duygu biçimidir.

Öfke hayatımızın bir parçasıdır ve uygun ifade edildiğinde son derece doğal ve sağlıklı bir duygudur. Ancak öfke kendimize, çevremize ve ilişkilerimize zarar verecek noktadaysa kontrol altına alınmalıdır. 

Öfkelenmek kolaydır, ancak öfkeyi kontrol etmek zordur.

Öfkelendiğimiz zaman akıl ve mantığımızın kontrolü kalkar.

Öfkemizi kontrol edemezsek öfkemiz bizi kontrol eder.

Öfkemizin sonunda tamiri zor hasarlar oluşur.

Öfkelendiğimiz zaman, mutluluğumuzdan çalınan zamandır.

Her öfkenin bir nedeni vardır. Öfkenin nedenini doğru tespit edersek ve uygun teknikler kullanırsak öfkemizi kontrol edebiliriz. 

Öfkemizi kontrol etmek için neler yapmalıyız?

  • Öfkeyi ortaya çıkaran sorunu tanımlamak, bilgi toplamak
  • Kendisini ve çevresindekileri iyi dinlemek
  • Öfkeli düşünceleri sınamak
  • Zihinde canlandırmayla olayları ön görmek ve hazırlık yapmak
  • Öfkenin erken uyarı işaretlerini fark etmek
  • Ben dili kullanmak
  • Olayları yorumlamak yerine tanımlamak
  • Aynı olaya farklı açılardan bakabilmek
  • Beklentileri düşürmek
  • Şimdiye odaklanmak
  • Mola vermek
  • Kabullenmek
  • Hayır diyebilmek
  • Başkalarını affetmek
  • Kendini ortaya koymak
  • Anlaşmaya varmak
  • Çatışmadan kaçınmak
  • Empati yapmak
  • Özür dilemek